25 Kasım 2007 Pazar

Avci Fikra | Aranan Avci

Adamın biri her gün ormana avlanmaya gidiyormuş. Gene elinde tüfeğiyle avını beklerken, ilerde çalıların kıpradıgını görmüş. Ateş etmiş fakat birde ne olsun? çalıların arkasındaki ayıyı götünden vurmuş. Ayı çok sinirlenip hemen bunu yakalayıp sikmiş. Adam ikinci gün gene ormana avlanmaya gitmiş. Yanlışlıkla gene aynı ayıyı götünden vurmuş.Ayı gene çok sinir olmuş ve bunu bir güzel sikmiş.Üçüncü gün adam gene ormanda yanlışlıkla ayıyı vurmuş. Ayı bunun üzerine adamı sikmeyip aksine çok sakin bir şekilde adamın yanına yaklaşıp sormuş: 'Yaw kardeşim sen bu ormana ne yapmaya geliyorsun?' Adam: 'Avlanmaya geliyorum' demiş. Bunun üzerine ayı: 'Sen avlanmaya değil sikişmeye geliyorsun' demiş.

Temel Fikra | o afrikada

Temel bir gün dertli dertli içiyormuş meyhanede.
"Ne bu hal" demiş Dursun.
"Boş ver" demiş Temel de. Dursun ısrar etmiş biz arkadaş değil miyiz diyerek. Temel dayanamamış "ama kimseye anlatma.. Hani ben bir zaman Afrika'ya gitmiştim ayı avlamaya. "Hatırladım bayağı da dönmemiştin" demiş Dursun...
"Günler sonra buldum en sonunda avlayacak bir ayı ama tam ateş edecekken tüfek bozuldu. Ben de kaçarken uçurumdan aşağı düştüm."
"Eeeee" demiş Dursun "Sonra..."
"Her tarafım kan revan içinde komaya girmişim. Sonra ayı beni yuvasına götürdü. Yaralarımı yaladı, balla, sütle besledi beni, iyileştikten sonra da bana tecavüz etti aylarca" demiş.
"buna mi üzülüyorsun, takma kafanı ya bak bu kadar zaman geçti. Çoluk çocuğa karıştın, mutlu bir hayatin var" demiş Durmuş.
Temel; "bu da hayat mi be birader... O Afrika'da, ben burada"

Avci Fikra | Klavuz

Iki avcı ava çıkmak için kararlaşırlar. Fakat ormanı iyi bilmedikleri için klavuz arıyorlardı. Temel bunu duyar ve "ben klavuzluk yaparım" der. Iki avcı biraz düşündükden sonra kabul ediyorlar. Ertesi gün temel'le beraber ava çıkarlar. Baya bi dolaşdıktan sonra karşılarına bir mağara çıkar. Avcilar temele burda ne var diye sorarlar. Temel, "buradan yarım saate kalmaz bir kurt çıkacak, siz siper alıp bekleyin" demiş. Yarım saat sonra kut çıkmış vurmuşlar. Yollarına devam ederken karşılarına daha büyük bir mağara çıkar. Temele burdan ne çıkacak diye sormuslar merakla. Temel, "buradan yarım saate kalmaz bir ayı çıkacak, siz siper alıp bekleyin" demiş. Yarım saat sonra ayı çıkar vururlar. Yollarına devam ederler. Karşılarına çok büyük bir mağara çıkar. Temele burdan ne çıkacak diye sorarlar. Temel, "burdan ne çıkacağını bende bilmiyrum ama siz siper alın bekleyin, illaki bişe çikar vurursunuz" demiş. Avcılar siper almışlar. Etesi gün gazete manşetlerinde, "iki avcı tren altında feci şekilde can verdi"!

Avci Fikra | Aslann

Birgün iki kuzen aslan avına çıkar. kuzenler akşama kadar aslan aralar ama bulamazlar. Akşam tam dönerken karşılarına bi aslan çıkar.
Kuzenlerden biri çalıların arkasına saklanır ve diğerine ağaca cıkması söler.
Ağaca çıkanı aslan görür ve arkasından tırmanmaya başlar, ağaçtaki kuzen bağırırı:
- Lan vur şunu
diye.
Aşağıdaki kuzen, aslana nişan alır ve sıkar ama aslanı sol taşşağından vurur. Canı yanan aslan azimle tırmanmaya başlar.
yukardaki kuzen yine bağırır:
_ lan vursana şunuuuu
diye.
Aşağıdaki
- hah şimdi vurcam
der ve ateş eder.
Bu defa aslanı sağ taşşağından vurur.
Ağaçtalki kuzen iyice sinirlenir ve bağırır
- lan o.... çocuğu aslan beni si... meye değil yemeye geliyor yemeyeeee
diye.

Temel Fikra | Geyik avi

Temel ile Dursun bir gün ava gitmişler. İri bir geyik avlayıp geri dönerlerken çok ağır olan geyiği birer boynuzundan beraberce tutarak köylerine doğru yola koyulmuşlar. Köye beşyüz metre kala köyün yaşlılarından biri ile karşılaşmışlar. Adam geyiği görüp Temel ile Dursun'u tebrik ettikten sonra geyiği böyle taşımaları halinde etinin sertleşeceğini söyleyerek kuyruğundan çekerek taşımalarını önermiş. Temel ile Dursun da kuyruğundan çekerek taşımaya başlamışlar. Bir süre sonra çok yorulmuşlar ve Dursun Temel'e dönüp : - "Ula Temel biz yine eskisi gibi taşısak iyi olur. Baksana köyden epeyce uzaklaştık

Avci Fikra | Neyin ustune

ava çıkmış adam,başına gelenleri anlatıyormuş:
ormanda ilerlerken,karşıma kocaman bir ayı çıkmaz mı? çifteyi doğrultacak zaman yok!silahı attığım gibi başladım kaçmaya.fakay ayı peşimde!benden hızlı koşuyor.bir ara ayının sıcacık nefesini ensemde hissettim.o kadar yaklaşmıştı.derken ayının ayağı kaydı,yere düşdü.fırsat bu fırsat,tabana kuvvet arayı açtım.ama ayı toparlandı,kalktı,bana yetişti.yine nefesi ensemde...pençesini uzatsa omuzumdan yakalayacak.Allah'tan tam o sırada yine ayının ayağı kaydı,yere düştü.talih bana gülüyor!hızımı arttırabildiğim kadar arttırdım,yeniden arayı beşyüz metre kadar açtım.Allah sizi inandırsın arkadaşlar,ayı yine bana yetişti.yine nefesi ensemde...şanşa bakın...ayının ayağı kayıp yere düşmez mi?serüveni dinleyenlerden biri dayanamamış:
sende çok yürekliymişsinkardeşim!hayvan bana üç defa nefesi enseme gelecek kadar sokulsa,çok ayıptır söylemesi,ben korkumdan altıma ederim. avcı dönüp ters ters sözünü kesene bakmış:
lafı karıştırma yahu!ayı üç kez neyin üstüne bastı da ayağı kayıp yere düştü sanıyorsun?

Avci Fikra | Korkak avci

Mahallede ki mısırlara dadanan domuzu avlamak
için Hamza Dayı bir avcı gurubu oluşturmuş.
Görev bölümünden sonra pusuya yatmışlar.
Hamza Dayı gelen sese doğru tüfeğini doğrultmuş. Pür dikkat bakarken önünden geçen domuzun boynuna Hamza Dayı'nın tüfeği takılmış.
Panikleyen Hamza Dayı kaçmaya başlamış. Arkadaşlarına "kaçın arkadaşlar "!!!!! "Tüfek elinde domuz geliyor."

Avci Fikra | Nosut

Bir gün bir fransız, bir ingiliz, birde temel ava çıkmışlar. Fransız avdan gelince, "ben on tane fil vurdum", demiş. İngiliz, "ben yirmi tane aslan vurdum", demiş. Temel ise, "ben yirmi beş tane nosut vurdum" demiş. Fransız ve ingiliz cahilliklerini belli etmemek için geçiştirmişler. Fakat sonraki avda yine temel, "ben on tane nosut vurdum" deyince fransız ve ingiliz dayanamayıp sormuşlar. "Ya Temel nedir bu nosut" demişler. Temelde demişki: "Ben ormanda gezerken, ellerinde nosut adlı tabelalar tutan adamları vuruyorumda demiş".
nosut = NO SHUT = Ateş etmeyin

Avci Fikra | Av saati

Bir gün adamın biri ava çıkacakmış, oğluda bunu duyunca:
-Baba bende gelebilir miyim? Demiş.
Babası saati kuracakken karısı atlamış söze:
-Bey ben o saatte çişe kalkıyorum sizide uyandırırım. Demiş.
"Olur", diyip yatmışlar. Kadın kalkmış ve bunlarıda kaldırmış. Hazırlanıp ava çıkmışlar. Saatlerdir yürüyorlarmiş ama hava hep karanlıkmış. çocuk dayanamamış babasına sormuş:
-Baba niye hava aydınlanmıyor?
-Ananın amından saat olursa böyle olur! Demiş.

Avci Fikra | nerede kalmistik

Avcının biri birgün avcılar kahvesinde anlatıyormuş. Bir baktım bir geyik, nişan aldım, çektim tetiği, vurdum onu. Geyik kocaman. Bir bacağını bir omzumda, diğer bacağını öbür omzumda, sürüklemeye başladım. Avcı anlatırken birden telefonu çalar. Arayan karısıdır. Karısıyla uzunca bir süre konuştuktan sonra telefonu kapatır. Arkadaşlarına dönerek sorar. Nerde kalmışdık? Arkadaşları cevap verir. Abi bir bacağı bir omzunda, bir bacağı öbür omzundaydı. Hıııım, verdim ayarı, verdim ayarı.

Avci Fikra | Adin neydi

Avcılar aralarına yeni katılan acemi avcıyı sınamak isterler ve ellerinde bulunan; av kuşları ile ilgili kitabı çıkartıp bir sayfa açarlar. Bu sayfada bulunan kuşun gövdesini kapatıp bacaklarını acemi avcıya gösterirler, cevap alamayınca diğer resme geçerler... Ondan da cevap alamazlar ve birkaç resimden sonra alaylı biçimde "senin iyi bir avcı olman için daha çok çalışman lazım" deyince, acemi olan avcı mahçup ve üzgün olarak aralarından ayrılırken, diğer arkadaşlardan biri "arkadaşım senin adın neydi?" deyince acemi avcı pantolonunu indirip bacaklarını gösterir.

Avci Fikra | Traktor

yeni evli olan bir cift bir turlu cinsel iliskiye giremiyorlarms. aradan 3 4 5 6 sene derken kadin dayanamamis. kocasina kadir bi doktora gorunsen iyi olur artik dayanamiyorum der. kadir doktora gider ve doktor bey karimla bir turlu iliskiye giremiyorum. bizim alet sadece traktore binince kalkiyor bir turlu olmuyor der. doktor troktore bin kalkinca eve kos ve isi bitir der. adam sevincle eve gider. traktore biner kosa kosa eve girer ama alet geri iner. doktara gider doktor bey bu olmadi. doktor baska bi fikir verir. traktore bin. alet kalktimmi havaya bir el ates et karin ciplak gelsin isinizi gorun der. aradan 2 ay gecer. doktora rastlar adam. kadir nasil der? kadir doktor bey hem iyi hemde cok kotu. doktor hayirdir kadir der : kadir traktorde en az 50 defa karimla iliskiye girdim 2 ay icinde. doktor : kotu olan ne peki. kadir : av mevsimi basladi bizim kari orospu oldur demis. :=)

Avci Fikra | Yam yam

Afrikada düşen uçaktan sağ kurtulan adam nereye gideceğini bilmeden sağa sola bakıyordu. Derken kendisine yaklaşan afrikalı kabileyi gördü. Kendi kendine ayvayı yedik dedi. Tam o sırada ak sakallı bir dede belirdi ve hayır evladım korkma ayvayı yemedin şu mızrağı al en önlerindeki süslü elbiseli adamın tam kalbine sapla. Adam denileni yaptı.
İhtiyar ona bakıp güldü
'Şimdi ayvayı yedin işte!'

Avci Fikra | Tren

Bir gün 7 avcı ava giderler. Önlerine bir tavşan deliği çıkar.
İçlerinden bir tanesi: Yatın arkadaşlar der.
Yatarlar ve vururlar.
Biraz sonra önlerine bir tilki deliği çıkar.
Yine bir tanesi: Yatın arkadaşlar der.
Yatarlar ve vururlar.
Biraz sonra yine bir ayı deliği çıkar.
İçlerinden bir tanesi: Yatın arkadaşlar der.
Yatarlar ve vururlar.
Daha sonra yine bir delik çıkar.
Yine bir tanesi: Arkadaşlar ben bunun ne deliği olduğunu bilemedim der.


Ertesi gün gazetelerde ne yazar?!
Bir tünelin girişinde 7 avcıya tren çarptı.

Avci Fikra | Turna

Avcılar oturmuşlar başlarından geçen ilginç olayları anlatıyorlarmış, içlerinden biri bir gün gölde balık avlarken oltama büyük bir balığın takıldığını anlayınca yavaş, yavaş ve büyük bir mücadele ile kıyıya çektiğimde, büyük bir turna balığı olduğunu gördüm balığı tek başına taşıyamayacağımı anlayınca gidip köyden atımı aldım, fakat balığı ata koyduğum zaman bir taraftan başı diğer taraftansa kuyruğu yere deymesin mi, yapacak bir şey olmadığından yola çıktım ama oda ne az sonra balığın ağırlığından atın beli kırılmasın mı, deyince orada bulunan arkadaşlarından biride bizde üç arkadaş bir gün sisli bir havada domuz avına çıkmıştık, o arada çalıların arasında ses duyunca tüfeğimi ateşlememle acı bir feryat duyup, çalılıklara gidince vurduğumun arkadaşım olduğunu görünce hemen bir mezar kazmaya başladım, fakat o arada diğer arkadaşım gelerek seni katil deyince onu da vurmak zorunda kaldım, onun içinde bir mezar kazmaya başlamıştım ki bu sefer de orman memuru silah sesini duyup ta yanıma gelince artık yapacak bir şey kalmadı, ha iki ha üç kişi deyip onu da vurdum, tabii onu saklamak içinde bir mezar daha kazmaya başladığımda karşıdan bir traktör dolusu köylü yanıma doğru gelmiyor mu deyince, turnayı yakalayan avcı yok artık köylüleri de vurup gömdüm deme, diyince o zaman sende balığın boyunu daha makul bir ölçüye çekte bana bir traktör dolusu köylüyü vurdurma der.

Avci Fikra | Haydar Emmi

Haydar emmi diye biri avlanmayı çok seviyormuş. Piyangodan büyük ikramiyeyi kazanınca olan parayı 15 günlük bir safariye yatırmış.
15 gün sonra dönmüş gelmiş haydar emmi köy kahvesine, ayakta karşılamışlar haydar emmiyi, hepbir agizdan "de hele anlat, neler yapmışsan haydar emmi, neler görmüşsan?" diye sormuşlar..

Bizim emmi demis ki "vuallah zebra avlamışam."
-Ulaaa zebrada ne oli? diye sormuş köylünün biri.
-Bizim eşşegi bilisen? Diye sormuş bizim emmi..
-He bilirem
-Ha iste bizim eşşegin çizgilisidir ha, böyle pijama giyimiş gibim oli.

Sonra zürafa avlamışam..
Aynı köylü yine sormu. "ula zürafada ne oli?"
-Bizim eşşegi bilisen?
-He bilirem
-Iste bizim eşşegin 3-4 metre daha uzuni oli

Vuiii, eee başka ne yapmışsan haydar emmi? Diye sormuş köylü..
Piton avlamışam demiş avcı emmi..
-La pitonda ne oli?
-Bizim eşşegi bilisen?
-He bilirem..
-Eşşegin s*kinide bilisen?
-He bilirem..
-Aha odir, ama eşşek yohtir.

Avci Fikra | birdirbir

Vatandaşlarımızdan biri iş aramak için afrikaya gitmiş. Aradan birkaç ay geçmiş. Bizim ki yurda dönmüş ama ibne olarak. Arkadaşları merakla sormaya başlamışlar gittiği yerleri. En sonunda birisi sormuş:
- Peki arkadaşım gittiğin yerlere biz de gitmeye kalksak bize hangi tavsiyede bulunursun?
Adam derin bir iç çektikten sonra cevap vermiş:
- Ne yaparsanız yapın ama asla tek boynuzlu bir gergedanla birdirbir oynamayın...

Avci Fikra | iskalamak

adamın teki avlanmak için ava çıkar.ormanda av avlamağa kalkarken bir ayı takılır gözüne ava mani olmasın diye ateş eder ayı bir eğilir kurşun seker ayı koşarak adamın yanına gelerek tutar ve sorar beni vurmaya kalktın der bir sorum var cevap ver der ya canın ya götün tercihini yap der adam ölmemek için götüm der.o sinir le eve dönen avcı kızgındır hanımı ne yaptın bey diyince avcı sinirli git başımdan der.ve gece boyunca uyuyamaz sabah erkenden kalkarak tekrar gider bu sefer amacı ayıyı vurmaktır.yine ıskalar ayı yine sorusunu tekrarlar ya canın ya götün avcı yine götüm der.adam tekrar eve gider daha da sinirlenmiştir ertesi sabah hışımla kalkarak yine ayıyı arar ve bulur ateş eder yine ıskalar ayı koşarak yakalayıp sorar ya canın ya götün avcı götüm der.bunun üzerine ayı sen avcımısın,götçümüsün anlamadım der.

Avci Fikra | bir aslan icin

Avcının biri palavra sıkıyormuş..
-"Geçen yaz Afrika'da 99 aslan vurdum.."Arkadaşı dayanamamış,
-"100 de şuna bari"demiş.Avcı da
-"1 aslan için yalan mı söyliycem sana" demiş.

Temel Fikra | Avci Temel Dayi

Hamsiköy'lü temel dayı ava çok meraklıymış, sabah akşam kahvede gençlere av maceralarını anlatırmış. Yine bi akşam (rakıyı da fazla kaçırınca) :Uyyy haçen pen size askerluimi efrika melmeketün'de yaptiumi demuşmiydum uşaklar? Diye başlamıııış anlatmaya... "Bircün canim sıkıldi, cidüp bi kaç aslan furayrum da, uşaklara cötüreyüm postlarinü dedum elümde tufek daldum ormana yürüdüm yürüdüm birde ne göreyrum? Bi aslan celiyur amma mübarek pen diyeyum fil siz deyun gergedan daaaaaaaa. Tüfeği doğrilttum çaaaatt ula tüfekde gurşin yok, neyse attim elimü cebüme dedum çakıynan furium oni, uuuyyyy ulaaaa çakıda yok yaturdim aslanı yere pi ayauni pi omzuma opir ayauni opir omzuma", (temel dayı burada uyanır biraz dozu kaçırdığına ama ne yapsın gelmiştir artı buraya kadar mecbur bitirecek), gençler "eeeeeeeeee" deyince, "haçen ne yapayım ferdum *aragı ferdum *aragı".

Avci Fikra | Bildircin

İki avcı ava çikmişlar. Avları hiç iyi gitmemiş. En sonunda biri ağaçta gördüğü kargayı vurur;
- Vurdum vurdum bıldırcını" der.Öbürü :
- Ne bıldırcını resmen karga bu." der.
- Hayır hayır bıldırcın bu. Geçen karısını vurmuştum da üzüntüden karalar giymiş...

Avci Fikra | Acemi Okcu

Bir filozof kırda tek başına giderken uzaktan acemi ve cahil bir okçu gördü. Oku hedefe nişanlıyor ama hep karavana atıyordu. Filozof oka hedef olmaktan korktuğu için gidip okçunun hedefine oturdu ve:
- Buradan daha emin ber yer olamaz. Çünkü okun hedefini bulmayacağından eminim!"

Temel Fikrasi | Kizilderili Avi

Eski bir zamanda işsiz olan Temelle Dursun Amerikaya gidip iş bulmaya karar verirler. Kasabada gezinirken gözlerine bir afiş takılır. Afişte
"Kızılderili kafa derisi getirene 100 dolar" yazmaktadır.
Bunu gören temelle dursun sevinerek hemen işe koyulur. Bütün gün ormanda kızılderili arayıp bulamayan temelle dursun çadır kurup bir sonraki gün aramaya devam etmeye karar verirler. Yorgun düşen bizim ikili hemen uykuya dalarlar. Temel birden çadırın dışından gelen seslerden uyanır. Çadırı aralayarak dışarı baktığında ne görsün, çadırın etrafını kızılderililer sarmıştır. Hemen Dursunu uyandırır. Ve derki
-- Ula dursun, uyan len uyan, şimdi paranın .mına koyduk.

Avci Fikra | Koparsan Bile

Bir kazanın kaymakamını yemeğe alırlar ve yemeğe kaymakam yazı işleri müdürünü de yanına alır, almasının tek sebebi kaymakam fazla yalan atarmış. Kaymakam yazı işler müdürüne demiş " Ben fazla atarsam kamışıma ip bağlıyacağım, ipin bir uçunu sana vereceğim. Sen de çekersin, ben de anlar dorumu düzeltirim." demiş ve yemekten sonra av muhabbeti açılmış bizim kaymakam dayanamayıp av maceralarını anlatmaya başlamış.
"Bir gün dağda avlanırken önüme 50 kurt çıktı ve ben çiftemi çekip 30 tanesini vurdum." deyince yazı işler müdürü ipek çeker kaymakam " 30 tane yoksa bile 20 tane vardı." der yazı işleri müdürü yine ipi çeker kaymakam " 20 tane yoksa bile 15 tane vardı." der yazı işleri müdürü ipe asılıp çekmeye devam eder kaymakam : "Koparsan bile 15 in altına inmem." der.

Avci Fikra | Kor bekci

Zamanın birinde bir parkın salak ve bir gözü kör bir bekcisi varmıs. Bir gece bekcilik yaparken bir kızla genc bir delikanlıyı sevişirken görmüş ve gözetlemeye başlamış. Sevişmenin sonunda kız:
-Oh be gözüm gönlüm acıldı.
Bizim kör bekci şöyle düşünmüş.
-Haaaa demekki ben kendimi becertirsem demekki gözüm acılır.
Hemen delikanlının yakasına yapışmış ve:
-Ya beni'de s*kersin yada seni tecavüz'den atarım içeri demiş.
Gencte ne yapsın cıkarmış kol kadar malı, bir sokmuş bekciye "ALLAHHHHHHH" diye bağırmış bekci. Genc eklemiş soruyu, "nasıl abi oluyomu?"
Bekci:
-Çıkart lan onu öbür gözümde puslu görmeye başladı..

Avci Fikra | Unutkan palavraci

birgün palavracı bir avcı kahvede etrafına milleti toplamış başlamış işkembeden sallamaya:
- geçen ormanda avlanıyordum... o da nesi tam 500 kiloluk bir ayı...
- eee demiş meraklı dinleyicileri
bir ateş etmişim tam iki gözünün ortasından indirdim. sağ bacağını kestim omzuma attım.
- sonra? diye ilave etmişler
sonra bir de ne göreyim? tam bir tonluk bir geyik. kaçmasına fırsat vermeden onu da indirdim aşağıya. onun da sol bacağını kestim attım diğer omzuma...
tam o esnada kahveye giren bir genç avcıyı yanına çağırır ve birşeyler söyler... avcı kalabalığa geri döndüğünde mevzuyu unutmuştur. kalabalıktan biri sorar:
-sonra ne yaptın abi?
-haa nerde kalmıştık?
- abi iki bacağı omzuna atmıştın...
- tabi tabii sonra verdim anam verdim i

Avci Fikra | Sadik

Bir AVCI diğerine sordu:
Köpeğinizi satın almak istiyorum ama sadık mıdır?
- Hem de fazlasıyla sadık. Size bu konuda yüzde 100 garanti verebilirim.
- Nasıl bu kadar emin olabilirsiniz?
Şimdiye kadar 5 kere sattım. Her seferinde de geri geldi.

Avci Fikra | Ogut

Bir aslan yavrusu ormana gelen bir avcıyı korkutarak onunla oynuyormuş.
annesi:
-Yavrum yemekle oyun oynanmaz.

Avci Fikra | Avcilar

Birinin karısının adı Havva ile Diğerinin karısının adı Döne olan iki avcı ava cıkmıslar...
Hava kapatır gibi olmus... Karısının adı Döne olan avcı:
-Havanın kıcı kara... Ne yapsak? demis
Karısının adı Havva olan
-Dönenin a...na koyayım. demiş.

Avci Fikra | Ormanin Krali

Ormanda kıral seçimi yapılır aday iki kişidir biri aslan biride tilkidir. ve oylamada aslan kıral olur bu tilkinin çok zoruna gider ve efkarlanır akşama içmeye karar veriri bir büyük rakı ve birazda et alıp bir ağacın dibine oturup mangal yakar etler kızardıkca hem yer hemde içer o sırda tavşan geçer ve tilkiyi o halde görür hayırdır tilki kardeş ne yapıyorsun de tilki öfkeli bir şekilde aha biraz et yiyorum birazda içiyorum ordanda gidip aslanı sikcem diyor tavşan bunu hemen aslana ulaştırıyor aslan hiç umursamıyor. tilki halen içiyor ve o arada karga tilkiyi görüyor hayırdır tilki kardeş ne yapıyorsun diye soruyor tilki tavşana söylediğinin aynısını söylüyor ve kargada bu lafı hemen aslana ulaştırıyor ve aslan sinirlenir doğru tilkinin olduğu yere gidiyor ve tilkiye hayırdır tilki kardeş ne yapıyorsun diye soruyor tilki ne yapalım aslan kardeş aha biraz mangalda et yapıyorum bir iki kadehde içtim sonrada amcuk amcuk konuşuyorum işte diyor

Avci Fikra | o da biseymi

İki kafadar avcı bir araya gelmişler köpeklerinin ne kadarda marifetli olduğundan bahsediyorlarmış.
Birincisi:
Ya benimki dehşet bir şey geçenlerde ava gitmiştim, baktım havada kuş süzülüyor, hemen nişan aldım çektim tetiği, birde ne göreyim fişekleri evde unutmuşum. Hemen köpeğime köpeğimin namlusun bi koklattım köpeğim bir koşu gidip Fişeği aldı geldi taktım hemen ve kuşu indirdim demiş.
Öbürü o da bi şeymi demiş.
Geçenlerde karımı da aldım ve plaja gittim. Tam denize gireceğiz bir baktık ki karım mayosunu evde unutmuş, karımın orasını burasını bir koklattım, köpeğim bir koşu gitti alt kattaki komşunun şeyini koparmış geldi.

Avci Fikra | Benim Kopek

Malum, avcılar atıcılıklarıyla meşhurdurlar. Yine bir mecliste üç avcı karşılıklı olarak köpeklerini övüyorlarmış. Birincisi demiş ki:"Benim köpeğim çok akıllıdır, bakkala gönderirim, ne istersem alır ve getirir." Hemen ikinci avcı atlamış:" Ya benimki! Sadece istediklerimi almakla kalmaz, paranın üstünü de doğru olarak getirir, satış fişini de alır vs. vs.
Bu sırada üçüncü avcı kendinden emin bir tavırla aynen şöyle der:"Sizin köpeklerinizin alışveriş ettiği dükkanı benim köpeğim çalıştırıyor."

Avci Fikra | Hizli Kosu

Bir Amerikali ile Japon safari'ye çıkmışlar. Her ikisi de son teknolojik silahlarıda birbirlerine nazire yapmak için yanlarına almışlar. Derken uzakta bir aslan görünmüş. Amerikalı lazer tüfeğini doğrultmuş ve aslana ateş etmiş. Ama karavana. Hemen Japon uydudan yönlendirmeli tüfeğini doğrultup ateş etmiş. Fakat o da karavana. Aslan bizimkileri farkedince üzerlerine doğru gelmeye başlamış. Amerikalı bir yudum viski içip acı sonu beklemeye başlamış. Japon hemen botlarını çıkarıp spor ayakkabılarını giymeye başlamış. Amerikalı sormuş :
-Ne o, aslandan hizlı mı koşacaksın ?
-Yoo, senden hızlı koşsam yeter.

Avci Fikra | Sidikli Yazi

Olay Tokat'ın bir ilçesinde geçer:
Bir grup, karlı bir kış günü ava giderler, avcılar rastgele deyip birbirlerinden ayrılırken birbirlerine -falan yerde- işaret bırakmalarını söylerler ve ayrılırlar. İşaret bırakılacak yere ilk gelen ilçenin tapucusu ve bir köylüdür. Tapucu, işaret bırakmak için karın üzerine sidikle "BİZ GEL..." yazar ve sidiği biter. Yanındaki köylüye dönerek "Şu yazıyı sidikle tamamla" der. Adam gayet safiyane bir tabirle "Tapucum sidiğim var ama okuma yazmam yoktur. Al sen yaz" der...

Avci Fikra | Lamba Boyle Tutulur

Biri yaşlı diğeri genç iki avcı malzemelerini erzaklarını hazırlayıp dağda hem kamp yapmak hemde avlanmak üzere yola koyulmuşlar.8-10 gün sonra erzakları bitince karşıdan ışıkları gözüken bir evin kapısını çalmışlar.kapıyı bir kadın açmış,yaşlı avcı bizim erzağımız bitti bize biraz erzak verirmisiniz diye sormuş kadın tabii demiş siz dinlenin ben hazırlıyayım. Kadın geldiğinde yaşlı avcı kocanız alan yokmu yalnızmısınız diye sormuş kadın iç geçirerek ahh ahh demiş kocam öleli kaç yıl olduyalnızım yapayalnızım. Avcı bakmış kadın ihtiraslı kadını asılmış, bizde 10 gündür dağdayız kadınsısız hadi seni mutlu edelim bizde mutlu olalım kadın dünden razı gelin demiş samanlığa. Kadın soyunmuş uzanmış samanlığa genç avcı yaşlı avcıya dönerek sen tecrübelisin öncelik senin demişyaşlı avcı peki o zaman sende içerisi karanlık şu feneri tutta görelim demiş. Yaşlı avcı uzanmış kadının üzerine ama birtürlü sokamıyormuş, gence lambayı sağa tut olmadı sola tut, olmadı yukarı tut, neticede işi bir türlü becerememiş, kalkmış ver şu lambayı demiş geç sıra sende, genç avcı soyunmuş,a..na sokuvermiş kadın çığlık çığlığa bagırıyor,yaşlı avcı ulan demiş ya..... gördünmü lamba böyle tutulur işte

Avci Fikra | Feci kaza

Dört kişilik avcı grubu, tecrübeli avcı Temel'in önderliginde ormanda ilerlemektedirler. Karşılarına küçük bir delik çıkar. Temel: - "Yatın yere, tavşan deliği!" Bütün avcılar yere yatarlar. Gerçekten bir müddet sonra delikten tavşan çıkar. Avcılar hemen vururlar. Tekrar yürümeye başlarlar. Bir süre sonra büyükçe bir delik çıkar karşılarına. Temel: - "Yatın yere, tilki deliği!" Yatarlar. Biraz sonra tilki çıkar. Onu da vururlar. Tekrar yola düşerler. Bu defa daha büyük bir delik çıkar. Temel: - "Yatın yere, ayı ini!" - Yere yatarlar ve çıkan ayıyı vururlar. İyice keyiflenen avcılar yürümeye devam ederler. Kısa bir zaman sonra kocaman bir deliğin başında dururlar. Acemiler hep birden Temel'e bakar. Temel: - "Uşaklar ne çıkacagını bilmiyorum. Ama yatın yere, ne çıkarsa bahtımıza!" Ertesi gün gazetelerde: - "Dört avcı tren altında can verdi."

Avci Fikra | Avcimisin ibnemisin ?

Avcımız avlanmaya çıkar dağa tepeye.. Bir bakar ki bir ayı karşısında.. Çeker tüfeğini ateşler ama tüfek tutukluk yapar.. naaapsın, kaçmaya başlar, ayı da peşinde.. Ayı yakalar bunu, bir güzel becerir.. Avcımız hırs yapar öldürecektir illa ki bu ayıyı.. Bir müddet sonra bir daha görür ayıyı, çeker tüfeği, basar tetiğe yine tutukluk yapar, bizim ki kaçar, ayı peşinde, yakalar ayı bunu bir daha becerir.. Avcimiz iyice hırslanmıştır illa ki vuracaktır bunu, takılır ayının peşine, görür, çeker tüfeği, basar tetiğe yine tutukluk yapar, ayı bunu bir daha yakalar bir daha becerir.. Bu olaylar tekrarlanır gün boyunca..
Artık avcının dayanacak gücü kalmamıştır, hayat meselesi olmustur bu, son bir defa daha bakar ayı karşısında çeker tüfeği, basar tetiğe ve yine tutukluk yapar.. Ayı yakalar bunu ve der ki :
- Ya kardeşim avcı mısın ibne misin bea ?!!?..

Avci Fikra | Kaygan Zemin

Ava çıkmış adam, başına gelenleri anlatıyormuş : -Ormanda ilerlerken, karşıma kocaman bir ayı çıkmaz mı? Çifteyi doğrultacak vakit yok! Silahı bir kenara attığım gibi başladım kaçmaya. Fakat ayı peşimde! Benden hızlı koşuyor. Bir ara ayının sıcacık nefesini ensemde hissettim. O kadar yaklaşmıştı. Derken ayının ayağı kaydı, yere düştü. Fırsat bu fırsat, tabana kuvvet arayı açtım. Ama ayı toparlandı, kalktı, bana yetişti. Yine nefesi ensemde... Pençesini uzatsa omuzumdan yakalayacak. Allahtan tam o sırada yine ayının ayağı kaydı, yere düştü. Talih bana gülüyor! Hızımı arttırabildiğim kadar arttırdım, yeniden arayı beşyüz metre kadar açtım. Tanrı sizi inandırsın arkadaşlar, ayı yine bana yetişti. Yine nefesi ensemde... şansa bakın... ayının tekrar ayağı kayıp yere düşmez mi? Serüveni dinleyenlerden biri dayanamamış: -Sen de çok yürekliymişsin kardeşim! Hayvan bana üç defa nefesi enseme gelecek kadar sokulsa, çok ayıptır söylemesi, ben korkumdan altıma ederim. Avcı dönüp ters ters sözünü kesene bakmış : -Lafı karıştırma yahu! Ayı üç kez neyin üstüne bastı da ayağı kayıp yere düştü sanıyorsun?

Avci Fikra | Tilki

İki avcı sohbet ediyormuş. Birisi sana bir av hikayemi anlatayım deyip başlamış. Ben bir kurşunla tilkinin hem kulağıdan hemde arka bacağından vurdum der demez diğeri atlamış ve ne büyük yalan bir kurşula bu dediğin olurmu deyip gülerken diğeri niye olmasın ben nişan alıp ateş ederken tilki kulağını kaşıyordu demiş.

Temel Fikrasi | Kosu

Temel ile Idris bi gun stadyuma gitmişler.
Atletler kosarken aralarinda su konusma geçmis:
Temel :
- Ula, bu usaklar hacan niye kosayi?
Idris :
- Biri birinci gelecek, madalya alacak.
Temel :
- Haaaa!.. Peçi öbürleri niye kosayi???

Avci Fikra | Mo Ko Ko

Adamım biri ormandan avlanırken yamyamlara yakalanır. Yamyamlar adamı kendi kabilelerine götürürler ve sonra kabile reisi gelir adama "ölüm mü mokoko mu" diye sorar. Adam bir an düşünür ölüm desem ölücem makok diyimde belki kurtulurum "mokoko" demiş. Kabile reisi arkasını dönmüş ve "oooo mokoko" demiş kabiledeki bütün yamyamlar adamı bir güzel becermişler. Sonra adamı serbest bırakmışlar. Adam aynı yerde tekrar avlanmaya çıkmış yamyamlar yine bunu yakalamışlar.
Kabileye götürmüşler reis gelmiş yine buna "ölüm mü mokoko mu" diye sormuş. Adam bu sefer de mokoko dersem gene beni düzerler diye düşünmüş,onun yerine ölürüm daha iyi demiş. "ölüm" cevabını vermiş. Reis arkasını dönmüş ve demişki "ooooooo ölene kadar mokoko."

Temel Fikrasi | Kimden Yanasin

temel bir gün av hikayelerini anlatırken dursun demiş
'ula temel onune bi tilki cıksa ne yaparsın'
temel
'silahımla vururum'demiş
dursun
'silahın yok o zaman ne yaparsın'
temel
'cıkarır palayla doğrarım'demiş
dursun
'o da yok'
temel
o zaman bıcağımla doğrarım demiş
dursun
'oda yoktur sonra ne yapacaksın'
temel düşünmüş ve demiş ki 'ula usağum sen benden yanamısın yoksa tilkiden yanamısın

Avci Fikra | Ayi

Adamın biri eski bir macerasını kahvede arkadaşlarına anlatıyordu.Macera şöyleydi.
-"Ben dağa çıkmıştım.Önüme bir anda kocaman bir ayı çıktı.Ben kaçmaya başladım.Ayı beni kovalıyor ve bana da çok yaklaşıyordu.Ayı bana tam pençeyi yapıştırcak ayı kayıp düşüyordu.Bu 2-3 kez oldu böyle."
Kahve de oturan adamlardan biri şöyle dedi:
"Abi ben olsam altıma yapardım.
Adam cevap verir.
-"Lan ayıoğluayı, ayı neye basıpta düşüyor sanıyorsun!!!"

Avci Fikra | Akilli Kopek

İki avcı köpekleriyle övünüyorlarmış.
Avcılardan biri :
- Benim köpeğim çok akıllı, geçenlerde ava çıkmıştım, birde ne göreyim? Kurşunları evde unutmuşum, hemen benim köpeği çağırdım, av tüfeğimi koklattıktan sonra eve yolladım. Yarım saat sonra akıllı köpeğim kurşunları alıp getirdi.
Deyince 2. avcı atılmış; "Benim köpeğim daha akıllı" demiş ve anlatmaya başlamış;
- Geçenlerde karımla sahile gitmiştik karım soyundu fakat mayosunun altını evde unutmuş, hemen benim köpeği çağırdım karımın cinsel organını kokladı ve eve gitti. 20 Dakika sonra ağzında neyle geldi biliyormuşsun? Benim komşunun penisiyle...

Avci Fikra | Ayi Nereden Bilsin

Avcılar kendi aralarında atıp, tutuyorlarmış. Avcının biri;
- Geçenlerde İstanbul'da Belgrad Ormanlarında ava çıkmıştım. Birde ne göreyim, karşımda 5 metre boyunda bir ayı.
Avcılardan biri hemen atılır:
- Hadi be sende İstanbul'da Belgrad Ormanlarında ayı ne gezer.
Avcı hemen cevap verir:
- İyide arkadaş Allahın ayısı oranın Belgrad Ormanı olduğunu nerden bilsin.

Avci Fikra | Yerli kopegi

Amerikalı bilim adamları nesli tükenmekte olan maymunlar üzerinde deney yapmak için afrika'ya giderler...
Uzun araştırmalar sonucunda sayıları çok az olan maymunlara bir ağacın tepesinde rastlarlar.
Ama maymunları oradan indirmeleri için kendilerine yardım etmeleri için oranın yerlilerinden birine başvururlar.
Yerliyide alıp maymunların olduğu ağacın yanına gelirler. Yerlinin yanında köpeğide vardır..
Yerli maymunların olduğu ağacı sallamaya başlar maymunlarda bir bir düşmeye başlar..
Düşen maymunlarıda köpek aşağıda birer birer s.kip kafese koyar. Yerli sallar düşeni köpek s.kip kafese koymaya devam eder. En sonunda ağaçta sadece bir tane maymun kalmıştır yerli ne yaptıysa o son maymunu indirememiştir ağaçtan.
Yyerli bilim adamlarının yanına yaklaşıp...
-Ben şimdi ağaca çıkıyorum son kalan maymunu aşağıya indirmek için, eğer maymun aşağı düşerse bırakın köpeğim s.kip kafese koysun, eğer ben düşersem köpeği vurun...

Avci Fikra | Boz Kartal

Milli Park Polisleri, adamın birini, nesli tükenmekte olduğu için koruma altına alınan bir Boz Kartal'ı kesmiş, pişirip yerken görmüş ve derhal tutuklamışlar... Mahkemede adamın avukatları müthiş bir savunma yapmışlar:
- Bu adam ormanda yolunu kaybetmişti. Günlerdir aç olduğu için ya kartalı öldürecekti, ya kendisi ölecekti.
Yargiç bu savunmayı kabul edebileceğini söylemiş. Kararını açıklamadan önce, sanığa dönmüş:
- Son bir şey sormak istiyorum. Ben de av meraklısıyım da.. Bu Boz Kartalın tadı nasıl bir şey?
- Valla efendim! Tam olarak Kelaynak ile Mavi Gagalı Puhu Kuşu tatlarının arasında bir şey..!

Avci Fikra | 3.Kadin

Adam balık tutuyor. Bir elinde oltası öbür eli ise bir taşı tutmuş vaziyette havada... Kadın yanına yaklaşıyor ve soruyor:
- "Oltayı anladım da, bu taşı neden böyle tutuyorsunuz?" Adam:
- "Bir şartla söylerim!" Şartı duyan kadın kızıp gidiyor ama merakını yenemiyor, tekrar dönüp geliyor. "Peki diyor şartını yerine getirelim; ondan sonra söyle bu taşı neden böyle havada tuttuğunu.." Şart yerine geldikten sonra adam taşı neden öyle havada tuttuğunu açıklıyor..
- "Bu oltaya sabahtan beri hiç balık vurmadı. Ama sen bu taşa düşen üçüncü kadınsın."

Avci Fikra | 5 Avci

Beş avcı ava çıkmış. Önlerine küçük bir delik çıkmış. İçlerinden en deneyimli olanı yatın yere buradan tavşan çıkacak demiş. Herkes yatmış yere az sonra gerçekten tavşan çıkmış ve vurmuşlar torbaya koymuşlar. Ava devam ederlerken biraz daha büyükçe bir delik görmüşler, yine tecrübeli avcı yatın yere buradan tilki çıkacak demiş ve herkes yatmış tilki çıkmış ve vurmuşlar. Ava devam ediyorlar yine karşılarına daha büyükçe bir delik çıkmış karşılarına yine tecrübeli olan yatın yere buradan ayı çıkacak demiş ve yatmışlar, ayı çıkmış ve vurmuşlar. herkes tecrübelinin herşeyi bildiğine karar vermişler ne derse yapıyorlarmış. devam ederlerken karşılarına oldukça büyük bir delik çıkmış ve Tecrübeli avcı yatın yere demiş herkes yatmış içlerinden biri buradan ne çıkacak usta demiş.
Tecrübeli düşünmüş valla çocuklar buradan ne çıkacağını bende bilmiyorum demiş. Eretesi sabah bütün gazeteler tünel çıkışında 5 avcı tren altında kalarak can verdi diye yazıyormuş.

Avci Fikra | Tufek

Iki arkadas pazar günü golf oynarlar. Bir pazar yine golf oynamaya hazirlanirken, biri de, onlara katilmak istedigini söyler. Elemanlar birbirine baktiktan sonra adamin teklifini kabul ederler. Oyun ilerler ve elemanlar, adama ne is yapyigini sorarlar. Adam:
-Ögrenmek istemezsiniz. Ben tetikçiyim. Tüfegim golf çantasinda ve nereye gitsem onu yanimda tasirim. Istersen bir göz at.
Biraz beklemeden sonra biri cesaretini toplayip çantaya bakar. Gerçekten de orada, büyük bir dürbünü olan tüfek vardir. Eleman heyecanlanir ve "Vaaay! Suna bak. Eminim ki, buradan, bu dürbünle bizim evi görebilirim" der. Bir iki saniye baktiktan sonra "Evet görebiliyorum! Hatta pencereden yatak odasini bile görebiliyorum. Iste karim... Dur bir dakika, çiplak! Yaninda da kapi komsum var, o da çiplak!!!" der ve düsünmeden tetikçiye dönüp "Bir atis için kaç para istiyorsun?" diye sorar. Tetikçi
-Her tetigi çekisim 500 milyon.
-500 milyon!!! Çok para. Ama tamam. Senden iki atis yapmani istiyorum. Birincisi karimin agzina, ikincisi ise, komsumun penisine... Güzel bir ders alsin!
Tetikçi kabul eder. Tüfegi kaldirip evi nisanlar ve beklemeye baslar. 5 dakikalik bir beklemeden sonra, eleman(golfçü)dayanamayip neden ates etmedigini sorar. Tetikçi, "Biraz daha bekle. Isi tek kursunda halletmek üzeriyim" der...

Temel Fikrasi | Temelin Kopegi

Birgün zengin bir adam üç maymununu kaybetmiş. Bütün ülkeleri, avcıları aramışlar bulamamışlar. Türkiye'den temel çıka gelmiş, yanında uyuzmu uyuz bir köpek birde dede yadigarı dolma tüfek. Zengin adam bakmış temele, "bumu bulacak"? demiş. Temel adama, "bir şartla bulurum, yakaladığım maymunları köpeğime bırakacaksın" demiş. Adam razı olmuş. Birinci maymunun elbisesini koklatmış temel, köpek fırlamış onbeş dakika sonra bir ağacın altında durmuş, maymun ağaçta, "çekilin" demiş temel. Ağacı sallamış maymun yerde, köpek hemen atlamış üstüne, orada becermiş. Ikincisi'de aynı yöntemle ve sonuçla yakalamış. Üçüncüsünde ise iki saat aramış yok, altı saat sonra köpek yine bir ağacın altında durmuş, ağaç büyükmü büyük. Temel "açılın" demiş sallamış ağacı düşmüyor, sallıyor düşmüyor. Zengin adamı çağırmış, "ula tut bu tüfeği! Ben ağaca çıkıyorum, maymun düşerse birşey yok amaaa ben düşersem vurun köpeği.

Avci Fikra | Kopegi Vurun

Bir araştırma grubu eşine ender rastlanan maymun türlerini araştırmak için bir köye giderler. Bu köyde bu maymunları yakalayabilecek bir adam bulurlar, fakat adam maymun başına 100 dolar ister ve anlaşırlar. Ormanda yürürken adam ağaçta bir maymun görür. Ağaca bir omuz atar maymun düşer ve köpeği maymunu becerir, maymun sersemler ve maymunu yakalarlar. Devam ederler ve bir başka ağaçta bir maymun daha, aynı şekilde maymunu yakalarlar. Yine yola koyulurlar ağacın birinde bir maymun daha, adam ağaca omuz atar fakat maymun düşmez, tekme atar yine düşmez, son çare adam ağaca çıkıp maymunu aşağıya atacaktır. Tüfeğini yanındakine verir ve derki
: Şayet ağaçtan ilk önce ben düşersem köpeği hemen vurun..

Avci Fikra | Zeka iste

Adamın biri Afrika'da safariye çıkarken yanına minik köpeğini de almış.
Minik köpek bir gün ormanda dolaşıp, kelebekleri kovalar, çiçekleri koklarken kaybolduğunu fark etmiş.
Ne yapacağını düşünürken bir de bakmış ki karşıdan bir leopar geliyor ve
belli ki günlük yiyeceğini arıyor. "Şimdi başım dertte" ,diye düşünmüş minik
köpek. Etrafına bakmış, yerde kemik parçalarını görmüş. Hemen arkasını leoparin geldiği yere dönerek kemikleri kemirmeye başlamış, bu arada da arkadaki hareketi kestirmeye çalışıyormuş.
Leopar tam saldıracakken minik köpek kendi kendine konuşmuş;
-Ne kadar lezzetli bir leoparmış. Acaba etrafta bundan bir tane daha varmı?

Bunu duyan leopar bir anda donmuş kalmış ve en yakındaki ağaca tırmanarak
dalların arasına saklanmış. "Tam zamanında kurtardım yoksa bu köpeğe yem
olacaktım" ,diye düşünmüş leopar.
Bütün bunlar olup biterken bir başka ağacın üstündeki bir maymun olanları izliyormuş. Bildiklerini kullanarak bundan sonra leopardan kurtulabileceğini düşünmüş. Leoparın yanına giderek neler oldugunu anlatmış.
Leopar kopeğin yaptıklarına çok sinirlenmiş ve maymuna "Atla sırtıma, gidip şunu yakalayalım" ,demiş.
Ancak minik köpek neler oldugunu ve leoparın sırtında maymunla birlikte süratle kendisine yaklaştığını fark etmiş.
"Şimdi ne yapacağim" ,diye düşünürken kaçmaya teşebbüs etmemiş.
Bunun yerine arkasını leoparın geldigi yöne dönerek, kemikleri kemirmeye devam etmiş.
Tam leopar saldıracakken yine kendi
kendine konuşmuş;
-Bu aptal maymun da nerede kaldı? Yarım
saat önce bir leopar daha getirsin
diye gönderdim, hala haber
yok!

Diplomasi böyle birşey
işte. Yapabiliyorsan, hızlı düşün, sakin ol,
güçlü görün ve düşmanını kendi silahı ile
yen.

Avci Fikra | Yavsak Tavsan

Bir tavşan durmadan tilki yavrularının yanına gelip
sizin ananızı s*kecem diyormuş.
Tabii yavrular bunu akşam anelerine söylemişler. Anneleride, "siz ona bakmayın yavrularım" demiş.
Ertesi gün yine tavşan sizin ananızı s*kecem deyip kaçmış, bunu duyan anne tilkinin tepesi atmış, "ben ona gösteririm" demiş. çoçuklarına bi sonraki gün evden çıkar gibi yapıp saklanmış bi ağacın arkasına.
Tavşan gelmiş yine tam sizin anan... derken tilki fırlamış ağacın ardından.
Tavşan önde tilki arkasında başlamışlar koşmaya,
kaç tavşan kaç,
tut tilki tut
misali :)
Tam bu sırada tavşan geniş bi ağaç kovuğuna dalmış, tabii tilkide peşisıra.
Tavşan rahatça geçmiş kovuktan ama tilki daha kovuğun girişinde sıkışıvermiş.
tabi tavşan bundan istifade sallana sallana geçmiş tilkinin ardına, bakmışki pozisyon ofsayt :)
şöle bi etrafına bakınmış ve demiş ki,
"yahu hiçte canım istemiyor ama nalet olsun, çocuklara söz verdik".

Avci Fikra | At sinegi

Yavru tavşan yuvasından ilk kez ayrılır ve ormanda dolaşmaya başlar. Karşılaştıgı ilk hayvana kendini tanıtır
"merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin" karşısındaki hayvan
"bende KATIR der"
tavşanın kafası karışır nasıl yani der
"katır benim annem Eşşek babamda At onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum der"
Tavşan yoluna devam eder, Karşılaştıgı başka bir hayvana kendini tanıtır
"merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin" hayan "ben kurtköpeği der" tavşan yine şaşırır nasıl yani der kurtköpeği benim annem köpek babamda kurt onlar birlikte olmuşlar sonra ben doğmuşum der"
Tavşan yoluna devam eder, Karşılaştıgı başka bir hayvana kendini tanıtır
"merhaba kardeş ben TAVŞAN, sen kimsin"
hayvan ben DEVEKUŞU der
Tavşan bian afallar sonra gülüp geçer...
Neyse biraz daha yol aldıktan sonra; kulağına konan hayvana dönerek:
"Ben tavşan, sen kimsin"der.
"ben at sineğiyim" deyince sittir lan it oğlu it. demiş:)

Avci Fikra | Ava Giden Avlanir

Avcı orman da avlanırken yorgun düşer ve bir ağaç altında uykuya dalar. Aradan bir az zaman geçer, uyandığında ise tüfeği alınmış ve etrafında yamyamlar dans etmektedir. Adam korku içinde söylenmeye başlar.'Evet şimdi yarağı yedik' diye, o anda yukarıdan bir ses gelir,'Korkma sana hiç birşey olmayacak. Hemen yanında ki mızrağı al ve tam karşında ki tüylü olan şeflerinin kalbine fırlat' diye. Avcı can havli ile hemen mızrağı alır ve şeflerinin tam kalbine fırlatır. Şef ölmüştür ve ortalık bir anda sessızliğe boğulur. İşte o zaman yukarıdan bir ses daha gelir.'Evet şimdi yarağı yedin.

Asker Fikra | Kahvalti

Napolyon bir sabah erkenden kalkıp nöbetçilerini kontrol etmeye başlamış. Birde ne görsün? Nöbetçilerden bir tanesi yerinde yok. Hemen aramaya başlamış. Çok geçmeden biraz ilerideki çalılıkların arasında nöbetçisini bulmuş. Asker tüfeğini ağaca dayamış, oturmuş sıçıyor. Bunu gören Napolyon hemen ağaca dayalı tüfeği kapıp askere doğrultmuş ve yaptığı şeyi parmaklayıp yemesini emretmiş. Asker istemeye istemeye söyleneni yapmış.
- Asker bu ceza sana yeter, seni bu defalık affediyorum, tekrar ederse kurşuna dizilirsin.
Deyip tüfeği askere teslim etmiş ve arkasını dönüp uzaklaşmaya başlamış. Tam o sırada nöbetçi silahını Napolyon'a doğrultup "Dur" diye bağırmış.
- Hadi bakalım komutanım boku yeme sırası sende, yoksa seni vururum.
Napolyon çaresiz söyleneni yapmış ve parmağını boka batırıp yalamış.
Aradan uzun süre geçmiş ve savaş sona ermiş. Napolyon savaştan sağ çıkan askerlerinin arasında dolaşırken bir askerin önünde durup,
- Asker, ben seni bir yerden tanıyorum ama çıkartamadım.
Demiş. Asker hemen cevap vermiş:
- Doğrudur komutanım bir sabah kahvaltıyı sizinle birlikte yapmıştık.

Asker Fikra | Yuzbasi

Bir Astsubay'la bir gözü takma Yüzbaşı aynı bekar lojmanında birlikte kalıyorlardı. Yüzbaşı her gece yatmadan takma gözünü çıkartır su dolu bir bardağa koyar sabah tekrar yerine takardı.

Sıcak bir Yaz akşamı gece yarısı Astsubay susadı,el yordamıyla sehpadaki bardağı kaptı bir dikişte yuvarladı oda ne..suyla birlikte gözüde yutmuştu.

Astsubay farkına vardı ama artık iş işten geçmişti.
Ertasi gün sabah sporundan sonra Astsubay tuvalete gitme ihtiyacı duydu . Koşar adımla tuvate gitti pantolonunu sıyırdı başladı ıkınmaya fakat mümkün değildi bir türlü rahatlayamıyordu.

Onun ıkınma sesini duyan tuvalet nöbetcisi er telaşlandı nazikçe kapıyı tıklattı..
-Komutanım yardımcı olayım..
Astsubay can havliyle kapıyı açtı,
-Bak oğlum şurada ne var bir türlü
s...çamıyorum deyip er'e doğru döndü.

Er eğilip bakar bakmaz hazırola geçti ve selam durdu. Bunu gören Astsubay sinirlendi,
- Ne selam durdun evladım diye bağırdı..

Asker yanıtladı;
-Nasıl selam durmayım Komutanım içeriden Yüzbaşım bakıyor......

Asker Fikra | Hitler

Iki yahudi hitler kampinda her gun iskence agir calisma ve hakarete magruz kaliyorlarmis biri digerine sormus: Simdi hitler eline gecse ne yapardin
ikincisi: Hemen bogazlardim demis...ya sen ne yapardin
ilki: cevap vermis 50 santimlik demir cubugun bir tarafini kizdirir soguk tarafini hitlerin kicina sokardim
Ikincisi:neden demis
ilki: Niyesi varmi tutup cikaramasin diye

Asker Fikra | Kahverengi Pantolon

Tayfa kaptanına bağırır; "Ufukta düşman gemisi göründü.

Kaptan,2.kaptana emreder;"Çabuk benim kırmızı gömleğimi getirin."
Kaptan gömleği giyer savaşı kazanırlar.

Ertesi gün tayfa yine bağırır;
"Ufukta 3 düşman gemisi vaaaar!
" Kaptan yine kırmızı gömleğini ister. Gömlek gelir, kaptan giyer
savaşı
yine kazanırlar.

Akşam 2.kaptan, kaptana;
"Neden savaşta kırmızı gömleğinizi giyiyorsunuz?"der.
Kaptan şöyle yanıt verir;
"Eğer savaşta yara alırsam kanadığı belli olmasın, sizler
disiplininizi
bozmayın diye.

Ertesi gün tayfa bağırır;
"Ufukta 7 düşman gemisi var." Kaptan bu kez şöyle emreder;

"Çabuk kahverengi pantolonumu getirin."

Asker Fikra | 2. Dunya Savasi

2. Dünya Savaşında 2 Yahudi Almanlara esir olmuştur.Bunlardan biri diğerine kendilerine ne yapacaklarını sorar.O da baslar anlatmaya;
2 ihtimal var ya bizi öldürürler yada esir kampına yollarlar.
Öldürürseler sorun yok kampa gidersek 2 ihtimal var ya kurşuna diziliriz ya da gaz odasında olduruluruz.
Kursuna dizilirsek sorun yok gaz odasına gidersek 2 ihtimal var bizden ya sabun yaparlar yada kağıt.
Sabun yaparlarsa sorun yok kağıt yaparsalar 2 ihtimal var ya gazete kağıdı oluruz yada tuvalet kağıdı.
Gazete kağıdı olursak sorun yok tuvalet kağıdı olursak iste o zaman boku yedik".

Asker Fikra | Hitler ve Ingiltere

Hitler'in gözü İngiltere'de ama oraya gitmesine imkan yok. Çünkü bir sürü tankı var ama savaş gemisi yok..
Bir gün yardımcıları ile Manş denizinin kıyısına geldiğinde "Denizi kurutup tankları karşıya geçirmek" gibi müthiş bir fikir geliyor aklına..
Ve hemen emir veriyor. Tüm Alman ordusu denize girecek ve denizin suyunu içip bitirecek...
Hitler emir verdimi akan sular durur.. Eline kaşık, kepçe, maşrapa alan tüm asker denize giriyor ve komutan emri veriyor.
- Bir iki üç iç...
- Bir iki üç iç...
- Bir iki üç iç...
Bu komutla askerler bütün gün deniz suyunu içiyorlar ve gece olunca istirahate çekiliyorlar. Bir hafta sonra müthiş planının ne halde olduğunu görmek üzere Hitler deniz kenarına geliyor. Görüyor ki denizde bir litre bile eksilme yok.. Tam dönüp komutanlarına bağıracağı sırada karşı sahillerden bir ses duyuyor...
- Bir iki üç çişşşşş...
- Bir iki üç çişşşşşş...
- Bir iki üç çişşşşşş...

Asker Fikra | Kopan Parca

Vietnamda savas devam ederken askerin birisine şarapnel parcası isabet eder ve erkeklik organı kopar.Tabi feryat figan askeri revire alırlar,doktor ne yapacağını bilmez bir halde ormanda dolaşır ve bir fil görür,filin hortumunu askere dikerler.Savaş biter,savaştan sonra asker ve doktor tesadüfen karşılaşırlar.doktor;

-nasılsın işini görüyormu,bir problem varmı?
-gayet iyiyim doktor bey.yanlız biraz sıkıntı yaratıyor
-ne gibi?
-sinema tiyatro gibi kapalı alanlarda ön koltukta oturanların çerez paketlerinin içine dalıyor.
-iyi ya sana masraf ettirmiyor,sıkıntı bunun neresinde?
-iyide hocam aldığı fındığı fıstıgı kıçıma sokuyor.

Asker Fikra | Suclu

Bir suçlu yurt çapında aranıyormuş. Bütün emniyet müdürlüklerine suçlunun bir adet cepheden ve iki adet profilden resmi dağıtılmış. İki gün sonra Trabzon Emniyet Müdürlüğü'nden bir fax gelmiş:
- Suçlulardan ikisini yakaladık. Üçüncüsünün yakalanması an meselesi

Temel Fikrasi | Asker Mektubu

Temel askerdedir fakat kimi kimsesi yoktur ve birgün Temel cumhurbaşkanından harçlık istemek için bir mektup yazar ve mektubu göndermesi için çavuşa verir çavuş da temel hiç mektup göndermezdi acaba kime yazmiş diye merak eder ve mektubu okur mektupta temel cumhurbaşkanından 20 milyon harçlık istediğini okuyunca temele acır ve cebindeki 15 milyonu zarfa koyup Temel'e verir ve Temel parayı alınca bir mektup daha yazar çavuş yine mektubu okur ve mektup da şöyle yazar SAYIN CUMHURBAŞKANIM PARA İÇİN SAĞOLUN AMA BUNDAN SONRA BANKA HESABIMA YATIRIN ÇÜNKÜ BİZİM İBNE ÇAVUŞ PARANIN 5 MİLYONUNU YEMİ

Asker Fikra | Kacmaya Calisiyorsun

İkinci Dünya Savaşı sırasında bir İngiliz,
Almanya üzerinde düşürülür. Almanlar bunu esir alırlar, fakat İngiliz'in bir bacağı ve iki kolu kangren olmuştur. Almanlar ilk önce bacağı keserler ve İngiliz, Almanlardan bu bacağı ana
vatanı olan İngiltere'ye atmalarını ister.
Almanlar da İngiliz'in isteğini yerine getirir.
Sonra İngiliz'in kolu kesilir, İngiliz yine aynı dilekte bulunur ve Almanlar da yerine getirir. Bu sefer de Almanlar öteki kolu keserler. İngiliz her zamanki gibi Almanlardan kolu anavatanına atmalarını ister, fakat Almanlar " olmaz!" derler,
İngiliz nedenini sorunca şöyle cevaplarlar:
"Sen Galiba Kaçmaya Çalışıyorsun!"

Asker Fikra | Pazarlama Teknigi

Sigortacının biri orduya gider.
Askerler içtimadadır.
Başlar anlatmaya:
- Ben size sigorta satmaya geldim. Sigorta almayanlar savaşa gittiğinde beynine bir kurşun yerse, ailesi hiç para alamaz; sigortalı olanların ailesine ise, devlet yüklü bir para öder. Şimdi kimler
sigorta yaptırmak istiyor?
Kimseden ses çıkmaz.
İki kez daha anlatır ama yine ses çıkmaz.
Sigortacı gitmek üzereyken kıdemli bir Başçavuş gelir ve:
- Bir de ben anlatayım, ben bunların dilini konuşurum
der ve askerlere seslenir:
- Beyler, şimdi sigorta olup da beynine kurşun yiyenlere devletin ne kadar para ödeyeceğini duydunuz mu?
- Duyduk, der herkes.
- Şimdi siz hesap edin. Bundan sonra ilk çıkacak savaşta devlet, savaşa sigorta olanları mı, sigortasız olanları mı sürer?

Asker Fikra | Emekli ikramiyesi

ABD ordusunda çok fazla general varmış ve bunları erken emekli etmek istiyorlarmış...Cazip kılmak için demişler ki vücudunuzda iki nokta belirleyin, arası kaç santimse, o kadar bin dolar ekstra para vericez normal emekli ikramiyenizin üstüne...
Bi tane havacı general gelmiş demiş kafamın en üstünden ayak parmağıma kadar, ölçmüşler 180cm, 180 bin dolar almış emekliye ayrılmış
Bi tane karacı general gelmiş orta parmağının en üstüne bi nokta bi de ayak parmağına bi nokta koymuş, ölçülürken ellerini kaldırmış 2.5 metre çıkmış 250 bin dolar ikramiye almış ayrılmış
Sonra bi tane deniz piyadesi gelmiş demiş ki sikimin ucundan taşşaklarımın arasındaki mesafeyi ölcün.
Sormuşlar emin misiniz falan çok para alamazsınız bu şekilde, adam, tabi eminim, demiş
Doktoru çağırmışlar ve generale pantolonunu indirmesini söylemişler
Doktor gördüğü manzara karşısında: oha bu adamın taşşakları yok, demiş.
General: taşşakları Vietnam'da bırakmıştım

Asker Fikra | Gorev

Komutan askerleri etrafina toplar ve
-Size bir soru soracagim. Mantikli olarak cevaplayan olursa tezkeresini alir, yok cevaplayamazsa alti ay ceza.
Bütün askerler,
- Sorun Komutanim derler.
- Peki... Kadin becermek görev midir angarya mı?
Bütün askerler sus pus. Bu arada komutanın postası,
- Gorevdir komutanım der,
Komutan'da
- Peki neden, açıkla bakalım.
- Angarya olsa bana yaptırırdınız.

Asker Fikra | Hemoroid

Bir USA Askeri Birliğinde ahçının yemekleri yüzünden millet hemoroit olmuş. Tam 107 kişi yatak yorgan yatıyormuş. Bir gün Revire gezmeye gelen komutan her askerin önüne duruyor ve soruyormuş:
- Merhaba asker , hastalığın nedir ?
- Merhaba komutanım , hemeroidim var
- Tedavi olarak ne yapıyorlar ?
- İlaçlı pamuk efendim.
- Bir arzun var mi asker ?
- Bir an evvel iyileşip tekrar vazifeme dönmek istiyororum komutanım...
Komutan herkesin önünde durup ayni soruları sormuş ve hep ayni cevapları alınca memnun olmuş. sıra en son sıradaki adama gelmiş. Ona da aynı soruları sormaya başlamış:
- Merhaba asker , hastalığın nedir ?
- Bademciklerimden rahatsızım efendim.
- Öyle mi ? Peki ne ilaç kullanıyorlar ?
- İlaçlı pamuk efendim.
- Güzel. Peki bir isteğin var mi evladım?
- Var, efendim. Mümkünse sıra bana gelince pamuğu değiştirseler diyecektim de....

Asker Fikra | Taklitci Ajan

Türkiye'den Rusya'ya 3 tane ajan gidecekmiş.Türk komutanı ajanlara 'çuvallar içinde gideceksiniz.Rus komutanı yakalarsa bir başka şeyin taklitini yapın'demiş.Ajanlar gitmiş.Rus komutanı ajan Ahmet'in bulunduğu çuvala tekme atmış.Çuvaldan miyav miyav diye ses gelmiş.Komutan bunda birşey yok diye bırakmış.Ajan Ali'nin çuvala tekme atmış.Çuvaldan hav hav diye ses gelmiş.Komutan bunu da bırakmış.Sıra ajan Mustafa'ya gelmiş.Komutan vurmuş,ses yok.Bir daha vurmuş,yine ses yok.Birdaha vurmuş ;artık ajan dayanamamış 'patates lan patates'