23 Kasım 2007 Cuma

Turk askeri olumden korkmaz

Albay askerlerin sigara içmelerine engel olmak için kantinin duvarına bir yazı asmıştır.Yazıda :
-Sigara öldürür, diye yazıyormuş.
Ertesi gün oradan geçen albay yazının altındaki cevabı görmüş :
-Türk askeri ölümden korkmaz!

Asker Fikra | Temel Asker

Temel ucakla yurt dısına gidiyor.Yanına bir Fransız,bir
bir ingiliz ve bir de Amerikalı var.Biraz sonra Fransiz :
"intihar etmek istiyorum,birakın beni" diye bagırmaya
baslar.Nedenini sorduklarında annesinin bir fahise ol-
dugunu haber aldıgını soyler.Zor bela adamı intihar etmemesi icin ikna ederler.Biraz sonra Ingiliz intihar
etmek ister,sebebi annesini bir arkadasıyla yakala-
mıs.Onu da guclukle ikna ederler.kısa bir sure sonra
Amerikalı efkarlanır o da intihar etmek istedigini soy-
ler.Bu arada Temel dayanamayıp: "Hacan ben de in-
tihar etmek istiyorum der.Nedenini sorduklarında ise
"Benim sizin gibi o..cocuklarının yanında ne isim var"
der.

Asker Fikra | Ilan-i Harp

Ülkelerin birbirlerine önceden savaş ilan ederek savaştıkları dönemde, bizim "Rize" İli'miz Çin Devletine savaş ilan etmiş! Çin'liler uzun uzun araştırmışlar ancak "Rize" diye bir devleti hiç duymadıkları gibi hartadan da böyle bir devleti bulamamışlar. Daha sonra Çinlinin biri Türkiye'de Rize diye bir yerin varlığını öğrenmiş ve bunu yönetime bildirmiş, Rize bir devlet olmasa bile Çin yönetimi ortada ilan edilmiş savaş olduğu için bütün ordularını toplayarak karadan ve denizden Rize'ye doğru gelmeye başlarlar, bu arada Rize boş durmayıp yaşlılardan oluşan bir savaş komitesi kurmuş geride kalan genç, çocuk ve kadınlar da mevzilerdeki yerlerini almış Çinlileri beklemeye başlamışlar, derken denizden ve karadan mahşeri bir kalabalıkla çin askerleri görünmeye başlamış ve o hızla da bütün önlerine çıkan Rizelileri kesip biçmeye başlamışlar ancak yaşlılardan oluşan savaş komitesinden ateş emri gelmediği için mevzilerde bakleyen Rizeli milisler Çinlilere karşılık veremiyorlarmış, bu durum epey uzayınca Rizeli gençlerden biri fazla dayanamayıp mevziden fırladığı gibi doğruca savaş komutasının bulunduğu karargaha girerek 'bir hışımla' "Çinliler celdi hepumuzi çeseyiler, biz onlara bişe edemeyiruk, bize niye ateş emri vermeyisunuz, yoksa korktunuz mi? aha bu Çinlilerden der." bunun üzerine Komitenin Başkanı; "uşağum sen ne deyisun, ne korkması, biz aha bu kadar Çinliyi nereye gömeceuk oni karar etmeye çalişiyiruk"

Asker Fikra | Iddia

51. piyade alayinda yuzbasi jack diye bir subay varmis. bu alayda butun herkes bu yzb'dan illallah demis. cunku her girdigi iddiayi kazaniyormus. alay komutani sonunda dayanamayip yzb. jackin tayinini cikarmayi basarmis. ve bizim yzb. 61. piyade alayina tayini cikmis. 51. piyade alay komutani, 61. piyade alay komutanina telefon ederek yuzbasi icin 'aman bu adama dikkat edin sakin kimseyle iddiaya
girmesin. aka kara der iddiayi yinede kazanir' diye uyarida
bulunmus.
61. piyade alay komutani olur mu canim oyle sey diyip telefonu kapatmis. neyse bizim yzb. 61. piyade alayina gelmis ve alay komutanin karsina gecerek komutanim ben geldim' demis.
alay komutani:
- sen misin şu meşhur yzb. jack derken, yzb. alay komutanina
- a a komutanim beni hatirladiniz mi, demis
- hayir hatirlamadim
- olur mu komutanim vietnam savasinda beraber mevzide idik siz ozaman yarbaydiniz ben de daha tegmendim.
- yok canim ben o savasa katilmadim
- aa komutanim ben adim gibi hatirliyorum
sizin kıcınıza şaraplen parcasi gelmisti. kesin onun yara izi de
kalmistir.
- olur mu canim sen manyak misin ben ne o savasa katildim ne de kIcImda şaraplen yarasi var.
- komutanim 100$ iddiasina girerim ki sizin kIcInIzda şaraplen
yarasi var.demis ve 100$ iddiasina girilmis.
alay komutani indirmis pantalonu ve yaranin olmadigini gostermis.
yzb:
- ah komutanim cok ozur dilerim. yanilmisim buyurun 100$ inizi
demis ve 100$ i vermis.
61. piyade alay komutani sevine sevine 51. piyade alay komutanini telefonla arayarak
- he he bu muydu her iddiayi kazanan adam.
- ne oldu ki
- iddiaya girdim ve kazandim
- sakin ona gotumu gosterdim deme!
- nereden anladin gotumu gosterdigimi
- ulan senin allah belani versin allah seni kahretsin o adam
senin gotunu gormek icin butun alayla iddiaya girmisti.

Nam-i Kemal | Aidsli Namik

Nam-ı Kemal kanserden ölüyormuş. Ölüm döşeğinde oğlu sormuş:
- Baba neden AIDS'ten öldüğünü söylüyorsun herkese?
Nam-ı Kemal demişki:
- Oğlum ben öldükten sonra kimse annenle berabar olamasın diye!

Nam-i Kemal | Tas olursun

Bir gün Nam-ı Kemal'in oğlu şeyinle oynuyormuş. Bunu gören Nam-ı Kemal;
- Oğlum şeyinle oynama taş olursun taş!
Oğlu da;
- Sertleşmeye başladım bile...

Nam-i Kemal | Maymun Dogurtma

Bi gun İngiliz, Alman, Fransız ve bizim Nam-ı Kemal yarışıyorlar
yarışmada en fazla hangisi maymun dogurtacak. Neyse kısa keselim. İngiliz .. baslamış. 5 maymun doğurtturmuş. Alman 7 tane, Fransız 10 tane..
Sıra bizim Nam-ı Kemal'e gelmiş. Uğraşmış, uğraşmış. Ama 1 tane maymun doğurtturmuş.
Tabi orada bulunan bizim Türk seyirciler kızmışlar. Ne yaptın, şanımızı şerefimizi 5 paralık ettin. Bizi rezil ettin diye.
Nam-ı Kemal de kaşlarını çatarak :
- Hass..tirin lan. Bana erkek maymun vermişler...

Nam-i Kemal | Cindy

Nam-ı Kemal, Amerika'dan yurda dönmek üzere transatlantikte seyehat ederken gemi batar!
Bizimki tahta parçalarına tutunup hayatta kalmaya çalışırken ilerde canını kurtarmaya calısan birini görür ve hemen onu kurtarmak için ona doğru yüzmeye başlar.. ama bir bakar ki kurtardığı kişi Cindy Crawford'dur.. Neyse bunlar birlikte ıssız bir adaya cıkarlar...
Cindy hemen atlar: "Sen benim hayatimi kurtardin, dile benden ne dilersen"
Bizimki mütevazidir "nolacak ya insanlık görevi bu, önemli değil" der
Cindy ısrar eder ve bizimki dayanamaz ve "tamam o zaman, bi kere ver" der... işlem tamamlanir hemen o anda...
Ertesi gün Cindy yine gelir ve "sen benim hayatımı kurtardın, dile benden ne dilersen"
Nam-ı Kemal için cevap hazırdır "bi kere ver"... işlem yine tamamlanir hemen...
Artık Cindy her gün günde beş kere bu soruyu sorar ve bu olay günde bes kere tekrarlanmaya baslar...
Yine Cindy aynı taleple gelince, Nam-ı Kemal bu sefer başka bir şey ister: "Tamam, şimdi sen şu ateşin önüne otur" der ve Cindy'e kömür tozlarından bir bıyık yapar, sırtına bi ceket giydirir, basına bir kasket takar ve "şimdi sen bu şekilde ateşin önünde bana sırtın dönük şekilde otur" der...
Cindy şaşırır "acaba sapıklastı mı bu, neyse bakalım ne olacak" der içinden...
Cindy ateşin önünde o şekilde oturmaktadır, Nam-ı Kemal uzaklaşır ve Cindy'e yaklaşmaya başlar ve şöyle der: "Ya birader geçen gün gemi battı, birini kurtardım bir baktım ki Cindy Crawford'muş, inan ki her gün beş posta, her gün beş posta"

Nam-i Kemal | Yazi Yazma

İtalyan, Fransız ve bizim Nam-ı Kemal gene bir boşalma yarışmasında. Ama bu sefer çıkan spermlerle ülkelerinin isimlerini yazmaları gerekiyor. İtalyan başlıyor ve İTA yazıyor. Fransız geliyor ve FRANS yazıyor. Sıra bizim Nam-ı Kemal e geliyor. N.Kemal bir başlıyor. Aradan 1-2 saat geçiyor. Herkes noooldu N.Kemal tıkandı galiba diyor. Nam-ı Kemal bir bırakıyor NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!

Nam-ı Kemal | Kirmizi Mendil

Bir yarışma düzenlenir,Türkiyeyi temsilen Nam-ı Kemal katılır. Amaç en uzun *iki olanı 1.seçmek. Yarışma başlar, Fransız çıkarır masaya kor:60cm. Herkes alkışlar sesler yükselir v.s. Sıra Almandadır, kendinden emin bir şekilde oda çıkarır 90cm. Sesler daha da yüksek çıkar. Son yarışmacı Nam-ı Kemal'e gelir sıra. Açar ve masaya kor. Ama oda ne! 5-6cm kadar bizimkinin *iki. Herkes güler yuhalar. Nam-ı Kemal elini cebine atar ve kırmızı bir mendil çıkarır. Mendili *ikinin biraz önünde sallar *iki oraya kadar uzar, mendili biraz daha *ikinin uzağında sallar ve hoop *iki mendilin yanında. En son mendili topak yapar ve atabildiği kadar uzağa atar: Hadi git getir oğlum.

Nam-i Kemal | Gercegi Gorunce

Kralın birinin çok sevdiği bir atı varmış nasıl olmuşsa bu at birden hastalanmış ve ağlamaya başlamış sürekli ağlıyormuş kral da ilan vermiş atını güldürene bin altın vereceğini söylemiş yüzlerce kişi müracaat etmesine rağmen atı bir türlü güldürememiş sonunda namık kemale haber vermişler O da gelmiş krala atı güldüreceğini söylemiş. namık Kemali atın bulunduğu ahıra götürmüşler namık Kemal bir süre içerde kalmış çıktığında bakmışlar ki at kahkahalarla gülüyor.kral hemen bin altını vermiş. at o kadar gülüyormuş ki artık saman bile yiyemez hale gelmiş kral dayanamamış NAMIK KEMALİ çağırmış eski haline döndürürse iki bin altın vereceğini söylemiş namık kemal girmiş cıktığında bakmış lar ki at ağlıyor kral merak etmiş bu işi nasıl yaptığını namık kemal de:başta ata benim ...kim seninkinden büyük dedim başladı gülmeye 2.sinde de çıkarıp gösterdim gerçeği görünce ağlamaya başladı..

Nam-i Kemal | Teras

Bir yarışma düzenleniyor. Yarışmacılar Fransız, Alman ve Nam-ı Kemal. Yarışmada 3 katlı bir bina ve her katta 20 kadın kim bu kadınların hepsiyle beraber olursa yarışmayı o kazanacak. Yarışma başlamış Fransız girmiş binaya 2. Katın merdivenlerinde bayılıp kalmış. Alman girmiş oda 3. katın merdivenlerinde bayılmış. Nam-ı Kemal'e sıra gelmiş Kemal binaya girmiş aradan 4 saat geçmiş hala ortalarda yok bi bakalım demişler binanın 1-2-3 katındakı kadınlar baygın halde bizim Kemal yok terasa çıkmışlar bizim Nam-ı Kemal bir kedinin peşinde gel pisi pisi gel pisi.

Nam-i Kemal | Sair Padisah

Günün birinde şair bir padişaha ilham gelir ve başlar yazmaya;
-"Çıktım ağaca yedim hamını mamını,....?
-"Çıktım ağaca yedim hamını mamını,....?
Gerisi bir türlü gelmez.
Padişah geceleri uyku uyuyamaz olur şiirini tamamlayamamıştır bir türlü.
En sonunda ülkesinin bütün şairlerini sarayında toplatır ama yine nafile onlarda bu mısranın devamını getiremez.
Artık en son sıra Nam-ı Kemal´e gelir ve padişah başlar.
-Hadi Nam-ı Kemal getir şunun devamını da ne istersen vereyim sana!
-Buyrun Padişahım...
-Çıktım ağaca yedım hamını mamını...
Nam-ı Kemal hemen devam eder;
-"Düşersen aşaği görürsün ananın *mını..."

Nam-i Kemal | Timsah

Birgün İngiliz Fransız ve Nam-ı Kemal bi adada mahsur kalmışlar. Ada çorakmış. Karşıda da bir ada varmış. O adada da ne istersen varmış. İki ada arasında bir deniz varmış, denizin içindede bir timsah. Timsah denize gireni s*k*yormuş. S*k*ncede S'yi Ş okuyormuş gazabına uğrayanlar. İngiliz dayanamamış karşıya geçmeye karar vermiş. Gitmiş gelmiş. Sormuşlar; nasıl dı demişler "miş gibiydi miş gibiydi" demiş. Fransız da dayanamamış gitmiş. Nasıldı demişler o da "miş gibiydi miş gibiydi" demiş. Nam-ı Kemal de dayanamamış gitmiş.

Gelince sormuşlar nasıldı demişler "mis gibiydi mis gibiydi demiş. Arkasından timsah çıkagelmiş "nerde o a*ını ş..tiğimin çocuğu"