22 Kasım 2007 Perşembe

Nam-i Kemal | Denge

Nam-i kemal kralin kizi ile evlidir ve iliskisin de degisiklik yapar ve arada arkadan calisir kralin kizi rahatsiz olur ama Nam-i Kemal onu dinlemez. Bakar olacak gibi degil babasina soyler. Cok kizan kral bunu arabistan çölüne sürer Nam-i Kemal baslar devesini yuklemeye ama esyalari hep bir tarafa yukler saraydan bir cam acilir. Kaynana: oglum oglum Kemal seni izliyorum sen yukluyorsun esyalar yikiliyor sonra tekrar yuluyorsun oyle yapma iki tarafa da ayni yuku koy dengele dengele Ahhh... anacigim bi kere dengeledim arabistan a surduler bidaha dengeler miyim hiç.....

Nam-i Kemal | Aman Dokmeyin

Bir gün Nam-ı Kemal kamyon şöfürlügü yapıyormuş N.Kemal tam olarak bilmesekte tahmini olarak 3 ay kadar uzun yolda kalmış ve eve dündüğünde karısına "hadi yatalım" demiş karısı olmaz çocuklar evde der N.Kemal o zaman sen git sıcak bir corba hazırla der ve servis yaparken üzerine dök ve banyoya git ben gelirim der. Kadın akşam Çorbayı yapar sofrada üzerine döker. Bunu öğrenen N.Kemal koş banyoya der. Ardından gider ve karısını ..kmeye başlar. Annesinin gelmediğini gören çocuk kalkıp banyoya gider ve gördügü manzara karşısında korkup kardeşlerinin yanına koşar ve kardeşlerine derki aman oğlum üzerinize corba dökmeyin babam sizide ..ker

Nam-i Kemal | Suyun Derinligi

Bir Amerikalı, bir İngiliz birde Namık Kemal bir nehir kenarına tatile gitmişler. Hepsi kendinin özelliklerinden bahsediyormuş. Neyse laf dönmüş dolaşmış. Amerikalı demiş ki:
- Ben, demiş şu nehrin suyunun sıcaklığını derece kullanmadan bilirim demiş.
Neyse nehrin kenarına gelmiş pantolonunu indirmiş ve penisini çıkarmış suya sokmuş. Demişki: su 23 derece.
Sıra ingilize gelmiş o da aynı işlemi yapmış ve demiş ki : su 25 derece.
- En son sıra Namık Kemal'e gelmiş. Namık Kemal de aynen nehrin kenarına gelmiş ve pantolonunu
indirip penisini suya sokmuş. İkisinin yanına gelmiş hiç tepki yok.
Herkes bir tahmin bekliyormuş Namık Kemal'de ses yok. Meraklanmışlar ve sormuşlar:
- Senin tahmini ne demişler. Namık Kemal yanıtlamış:
- Valla demiş suyun sıcaklığını bilmem ama derinliği 60cm.'di

Nam-i Kemal | Asa

Ülkenin birinde Kraliçe evlenmek için bir yarışma düzenlemeye karar verir.Dünyanin çeşitli ülkelerinden yarışmacılar katılmaktadır tabi Türkiye`den Nam-ı Kemal.Yarışma günü teker teker yarışmacılar elenip veda ederler yarışmaya.En son sıra bizimkindedir o da girer Kraliçenin yanına.Kraliçe der ki sana üç soru soracağım bilirsen evleneceğiz.Kraliçe üzerindekini çıkarır ve göğüslerini işaret ederek sorar "bunlar nedir"...
Bizimki pişkin pişkin cevap verir,"meme"...
Hayır der Kraliçe malesef bilemedin bunlar Everest tepeleri..
Ve göbeğini işaret edip sorar bu nedir???..
Bizimki yine gevşer soru basittir ve düşünmeden Göbek der.
Ama yine şaşırtıcı bir yanıt Kraliçeden.Maalesef bilemedin "Kudüs'ün merkezi" der.
Ve külotunu çıkarıp orasını işaret ederek sorar bu nedir diye.Bizimki yapıştırır cevabı hemen *m diye.
-"Maalesef bilemedin "Nil nehri"sende elendin" der.
Bizimki bozuk bir halde odadan çıkmak üzereyken zaten huylanmıştır gördüklerinden ve döner Kraliçeye söyle der.
-"Kraliçem ben bir şey sorabilirmiyim" "tabi" der kraliçe.
Bizimki tüm ihtişamiyla çıkarır şeyini ve sorar "bu ne"
Kraliçeden cevap gelir hemen *ik diye.
Maalesef der bizimki bilemediniz.
Kraliçe sorar nedir peki..Ve bizimki verir cevabi "Isanin asa'sı" der söze şöyle devam eder.
Alsam Isa'nin asasını elime,
salsam nil nehrinin en derin yerine,
çalarken çanlar Kudüs'ün merkezinde,
uzansam Everst tepelerine..

Nam-i Kemal | Yarisma

Stadyumda yapılacak en çok kim kadınla ilişkiye girebilir yarışmasına bizim Namık Kemal de katılır.Önce fransız bir...iki..üç...üçüncü kadında kesilir.Sıra ingilize gelir o da bir..iki..sekiz..sekizincide tıkanır. Sıra bizim Namık Kemal'e gelir ..bir..iki..derken yüz...yüzbir..namık hala devam ediyor.Sunucu şaşırmıştır.
"Namık aştı kendi sayın seyirciler bütün kadınları bitirdi şimdi tiribünlere doğru koşuyor. Kadın çoluk çocuk demeden herkesi halediyor Namık Kemal. Evet bütün tribünü bitirdi bana doğru koşuyor.Ve "Ayy Namık yapmaaa"".....

Nam-i Kemal | Bilet

Ülkenin birinde azgın mı azgın bir kadın varmis. Kimse bu kadını cinsel doyuma ulaştıramamış! En sonunda akıllara Nam-ı Kemal gelmiş olsa olsa bu işi o becerir demişler ve cağırmışlar!
Nam-ı Kemal´in de " Ben bu işi ancak karanlık bir oda da yaparım" diye özel bir isteği olmuş!
Neticede Nam-ı Kemal ve Kadın karanlık bir oda da başlamışlar sevişmeye...
1 saat, 2 saat 3,5,7,10,15,20 saat olmuş. İkisinde de tik yok...
24 saat sonra artık kadın pes etmeye baslamıs ve seslenmiş
-"Yeter artık Nam-ı Kemal yeter, ben öldüm!"
-" Ne Nam-ı Kemal´i abla ben Recep!"
-"Recep mi??? Peki ya Nam-ı Kemal? O nerde?
-"O dısarda bilet kesiyo abla"

Nam-i Kemal | Servisten

Namık Kemal birgün ingiltereye gezmeye gitmiş
hava alanına indiğinde çantasını çaldırmış. Cüzdanı,paraları herşeyi gitmiş.Başlamış sokaklarda gezmeye bir iki günderken karnı acıkmış ve dalmış bir lüks restoranttan içeri. Artık menüde ne varsa sipariş etmiş ve başlamış yemeğe, yemek yerken etrafına dikkat etmiş herkes sakallı ve kasaya hesap ödemeye giden elini sakalına sürüp "SERVİSTEN" deyip geçiyormuş.

Hesap ödeme sırası bizim namık kemale gelmiş
ve kasiyerin yanına gidip hesabı sormuş:


-borcumuz nedir?
-kasiyer:
-150 sterlin.
-namık:
-Elini sakalına sürerekten SERVİSTEN demiş.
-kasiyer:
-Ama sizin sakalınız yok.
-namık pontolonunu indirerekten:
-suusss..! gizli servisten demiş....

Nam-i Kemal | Doktor

Bizim Nam-ı Kemal doktor olmus bir zaman, ve kasaba kasaba dolasip derdi olana care bulurmus. Ama bizim N.K. cok capkinmis ve gozune kestirdigi hatunu hic affetmez, şu veya bu şekilde muhakkak elinden geçirirmiş.

Bir gün N.K. bir kasabaya gider. Orada çok güzel bir hanım görür ve bu hanımı becermeyi kafasına koyar. Bir iki karşılaşmadan sonra anlar ki karının da bunda gözü var. Ama küçük bir sorun var o da karının hayvan gibi bir kocası var. (kasabanin agalarindan). N.K. kadına der ki sen al kocanı denize git, ondan sonra kocana de ki a..`a yangeç kaçtı beni doktora götür, o da seni bana getirsin da ben seni hallederim. Kadın da tamam der. Kadın kocasıyla denize gider ve denizde yüzerken ansızın kocasının yanına koşarak gelir ve şöyle der:
"Kocacığım a..`ma yengeç kaçtı çok acıyor beni doktora götür"
Adam da hemen karıyı alır ve N.K.`in kliniğine gelirler.
N.K. sorar: Hayırdır n`oldu?
Adam da der ki: "Bizim hanımın kutusuna yengeç kaçtı bir bakıverin Dr. Bey".
N.K. söyle der: "E vallahi dostum bunun bir tek yolu vardır o da; sen karının kutusuna seninkini sokacan, yengeç ısırınca çekecen yengeçi çıksın dışarı."
Adam der ki" Yooooo Dr. Bey , doktor sizsiniz siz yapacaksınız"
N.K. : "Ama nasıl ben sizin karınızın şeyine kendi şeyimi sokmam olmaz"
Neysa biraz münakaşadan sonra N.K. bayılarak bu görevi kabul eder ve başlar kadının üstünde gidip-gelmeye.
Bu arada koca sorar "n`oldu n`oldu?" N.K. der ki " daha daha".
Biraz sonra bizim N.K. şöyle derin bir " Oooooohhhhhhhh " çeker.
Koca hemen sorar n`oldu ısırdı mı? der.
N.K. da bunun uzerine " Hayır , yengec boğuldu!!!" der.

Nam-i Kemal | Ajan

Nam-ı Kemal bir gün ajanlarıyla ünlü İtalya'ya gitmiş. Cebinde beş parası kalmadığı ve çok aç olduğu bir gün bir restaurantın önünde yemek yiyenleri seyrederken birden gözüne birşey çarpmış.

Yemek yiyen sakallı insanlar iyice karınlarını doyurduktan sonra kasiyer bayana giderek sakallarını okşuyorlarmış ve hiç para vermeden çıkıp gidiyorlarmış. Durumu merak eden Nam-ı Kemal konuşmaları dinlemek için kapıya doğru yaklaşmış. Sakallı adamlar yemek yiyip karınlarını doyurduktan sonra kasiyere gidip sakallarını okşayarak "ben ajanım" diyerek hiç para vermeden çıkıp gidiyorlarmış.

Birkaç adamı seyrettikten sonra Nam-ı Kemal de içeriye girmeye karar vermiş.
Bir güzel karnını doyurduktan sonra sıra hesap ödemeye geldiğinde, kasiyer bayana giderek sakallarını okşamış ve "Ben ajanım" demiş. Kasiyer bayan "Ama beyefendi sizin sakallarınız yok" deyince, Nam-ı Kemal pantalonunu aşağıya indirmiş ve kasiyere "ben gizli ajanım" demiş.